1972'de BM aldığı kararlar 5 Haziran'ı ’’Dünya Çevre Günü’’ olarak kabul etmiştir
5 Haziran 1970’li yılların başında dünya genelindeki çevre sorunlarının uluslararası boyutta tartışılır hale gelmesinin ardından, 1972 yılında İsveç'te yapılan Birleşmiş Milletler Çevre Konferansı’nda alınan bir kararla ’’Dünya Çevre Günü’’ olarak kabul edilmiştir. Bu konferansta, BM “Temiz ve Sağlıklı Bir Çevrede Yaşamanın Temel Bir İnsan Hakkı Olduğunu Karar Altına Almıştır.”
Anayasamızın 56. maddesinde de “herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir” hükmüne yer verilmiştir. Bu bağlamda, yaşadığımız çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak, çevre kirlenmesini önlemek, devlet ve vatandaşlar için anayasal bir ödev olarak düzenlenmiştir.
Özellikle, geride bıraktığımız yüzyıldaki hızlı sanayileşme ve kentleşme süreci ile hızlı nüfus artışı, önemli çevre sorunlarını da beraberinde getirmiştir. Çevre sorunları, doğal dengeyi bozan ve insanlığı tehdit eden boyutlarıyla tehlikeli bir nitelik kazanmıştır. Çevre kirlenmesini, insanın doğaya verdiği zarar olarak da tanımlayabiliriz. Bizim kültürümüzde, "Çevreyi; yani tabiatı, Allah’ın eseri ve emaneti olarak görmemiz”. Belirtilmektedir. Bütün insanların ortak hayat alanı olan çevreyi korumak, kollamak ve muhafaza etmek, kamu yöneticileri başta olmak üzere, herkesin azami özen göstermesi gereken insani bir haslettir.
Doğanın korunması ve tahribatın engellenmesi hayati bir önem arz etmektedir. Gelecek nesillere iyi bir çevre bırakmak için tabiatın maruz kalabileceği her türlü önlemi mutlaka almak zorundayız. Ekolojik dengenin korunması adına bitki ve hayvan türlerini koruyup, çoğaltmak mecburiyetindeyiz. Unutmayalım ki çevre konusunda atacağımız adımlar çocuklarımızın geleceği için yapacağımız en önemli yatırım ve geleceğimizin güvencesi olacaktır.
Tüm insanların sağlıklı ve güzel bir çevrede yaşamalarının temel hakları olduğu düşüncesiyle, 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nü kutluyor, vatandaşlarımıza mutluluklar diliyorum.